Yorumları: 1,768
Konuları: 552
Kayıt Tarihi: 17-09-2015
Teşekkür Puanı:
27
Yaşadığı Yer: Belirtilmemiş
Araç Bilgileri: 1.6 Multijet E6 120 HP 6 İleri Manuel Lounge Plus (Hatchback)
Araç Model Yılı: 2016
Araç Km Bilgisi: 60000
Beğenenler: 118
107 Mesajına 50 beğeni geldi.
Yorumları: 1,768
Konuları: 552
Kayıt Tarihi: 17-09-2015
Teşekkür Puanı:
27
Yaşadığı Yer: Belirtilmemiş
Araç Bilgileri: 1.6 Multijet E6 120 HP 6 İleri Manuel Lounge Plus (Hatchback)
Araç Model Yılı: 2016
Araç Km Bilgisi: 60000
Beğenenler: 118
107 Mesajına 50 beğeni geldi.
[b][b][b]SPOİLER (avantajları dezavantajları)
Genel Kural 1 Bir cismi yere ne kadar bastırırsanız o kadar zor kaydırırsınız.İşte bu kuraldan yola çıkarak diyebiliriz ki bir arabanın arkası yere ne kadar çok basılırsa, o kadar zor kayar. Arka kanat takılması olayı, özellikle yüksek hızlarda yol tutuşunu arttırmak için yapılan bir uygulamadır. Arabanın yardığı hava, arkaya taktığınız, biraz öne doğru yatırılmış kanata çarparak bir kuvvet uygular ve arabanın arkası yere doğru bastırılır. Bu arka kanatların açısı çok önemlidir. Ne düz olmalıdır, ne de fazla eğik.
Piyasadaki arka kanatlardan Renault 21'lerde görebileceğiniz çite gibi dümdüz olanları görüntüden başka bir işe yaramazlar fazlasıyla. Ancak bir Subaru Impreza'ya baktığınızda, hem kanadın büyüklüğü hem de biraz öne doğru eğilmiş yapısı, arabanın arkası üzerinde büyük bir kuvvet uygular ve arka tekerleklerin tutuşunu büyük oranda arttırır. Bu da sizin kullanımınıza ister otobanda yüksek hızlarda olsun, ister virajlarda olsun, daha doğrusal, stabil bir sürüş sağlar.
Arka kanat uygulamasında dikkat edilmesi gereken noktalar:
Araca arka kanat takıldığı zaman yüksek hızlarda oluşacak baskıdan ve arabanın arkasının yere daha çok bastırılacağından dolayı, tekerlekler üzerine normalden daha fazla basınç gelecektir. Tekerleklerin bu basınca karşı koyabilmek için normal değerinden biraz daha fazla şişirilmesi gerekmektedir. Kesin bir şey söyleyememekle birlikte ben olsam, kanadın boyutuna ve etkisine göre arka tekerlekleri fabrika verilerinden 1 ya da 2 psi daha fazla şişirirdim.
Avantajı, dezavantajı
Avantajı az önce de bahsettiğimiz gibi yol tutuşunu iyileştirmesidir. Dezavantajı ise yakıt tüketimini bir miktar arttırmasıdır. Ama bu önemsenecek boyutlarda değildir.
Ön Tampon-Altı Rüzgarlık Uygulaması
Normalde bir araba giderken, önündeki havayı yararak ilerler. Yardığı havanın büyük bir bölümü arabanın üstünden diğer miktarı da arabanın altından ve yanlarından geçerler. Yarılan havanın, arabanın altından geçen kısmı, arabaya alttan bir miktar kuvvet uygulayarak aracı az da olsa yerden kaldırır. Bunun karşılığında da aracın üstünden geçen hava arabayı yere bastırır. Ama biz daha iyi bir yol tutuş istiyorsak, arabanın altından geçen hava miktarını azaltabiliriz. Bunun için ön tamponun altına yaklaşık 5cm yüksekliğinde ek bir parça takılabilir. Bu takılan parça arabanın yardığı havanın, aracın altına girmesine bir miktar engel olur, bu sayede de yol tutuş bir miktar iyileşir.
Özellikle yüksek hızlarda arabayı kontrol etmekte zorlanıyorsanız, arabayı düz bir çizgide tutamıyorsanız, araba sanki hafifmiş ve sağlam bir şekilde gitmiyormuş gibinize geliyorsa, ön kanat uygulaması sizin sorununuza çare olabilir.
Sonuç
Özellikle motor modifiyesi görmüş ve motor gücü arttırılmış araçlarda, ön ve arka rüzgarlık uygulamaları son derece gereklidir. Motor gücü artmasına rağmen, halen hafif olan araç, yüksek hızlarda dengesizlik, kontrol zorluğu çekebilir. Mesela 120bg. olan bir P106GTI'ısiz 150-160 bg yaptıysanız bu araba uçma eğilimi gösterebilir.bunun için ön ve arka kanatlar son derece faydalıdır.
Araçların Kanatları Spoilerlar
Spoiler denince bir çok kişinin aklına Ankara trafiğinde araçların yüzde 90'ında dekoratif amaçla bulunan sonradan monte edilen plastik parçaları gelir. Peki spoiler gerçekten dekor mu? Yoksa araba üzerinde bir işlevi var mı?
Araçların ağırlığı hızları yükselttikçe azalır. 30 km hızla giden araç ile 130 km hızla giden bir aracın ağırlıkları çok farklı olur. Araç hızlandıkça hafifler. Hafifledikçe de kontrolü zorlaşır. Bu noktada spoilerlar devreye girer.
Araçlarda ön ve arka olmak üzere iki tür spoiler bulunabilir. Araç, önünde bulunan havayı yararak ilerler. Eğer aracın arkasında doğru dizayn edilmiş bir spoiler varsa hava spoilera çarparak aracın arkasını yere bastırır.
Bu da aracın ağırlığını; dolaylı olarak da yüksek süratteki yol tutuş kabiliyetini arttırır. Eğer aracın arkasında bulunan spoiler iyi dizayn edilmemişse aracın yol tutuşunu son derece olumsuz etkiler. Aslında spoilerları uçakların kanatlarına benzetebiliriz. Kanatlar uçakları havaya kaldırır, spoiler ise aracın havalanmasını önler. Uçakların 200 km'den sonra havalandığını ve Porsche Turbo'nun 300 km son sürati olduğunu düşünürseniz bazı arabaların spoilera olan ihtiyacının ne kadar çok olduğunu daha kolay anlarsınız.
Eğer aracınızda fabrika çıkışı bir spoiler mevcutsa ekstra olarak bir şey yapmanıza gerek yok. Ama sonradan aracın arkasına spoiler taktırdıysanız arka lastiklerinizin havalarına dikkat etmeniz gerekir. Spoiler takıldıktan sonra yüksek hızlarda arabanın arkası yere basılacağından arka lastiklere normalden daha fazla baskı gelecektir. Arka lastikleri fabrika değerinden biraz daha fazla şişirerek bunun önüne geçebilirsiniz.
Araç havayı yarıp ilerlerken bir miktar hava da aracın altından geçer. Bu hava akımı aracı yukarı doğru kaldırır; yani hafifletir. Otomobil üreticileri bunu düşünerek ön spoilerları üretmiştir. Ön spoilerlar aracın altından geçen havayı büyük ölçüde keser ve aracın yol tutuşuna katkıda bulunurlar.
Spoilerlar doğru uygulandıkları taktirde araçların yol tutuşlarını güçlendirirler. Fakat yanlış uygulamalar aracın yol tutuşunun bozulmasına, daha fazla benzin tüketimine neden olabilir. Genellikle otomobillerini modifiye edip güçlerini yükselten kişiler yol tutuşlarını iyileştirmek için spoiler kullanırlar.
[b]Hava direnç katsayısını azaltmak için yapılan çalışmalar,
Aracın kaportası çevresinde akan havanın mümkün olduğunca kesintisiz ve pürüzsüz bir yüzey etrafında akması sağlanarak direnç katsayısı daha da düşürülebilmiştir. Bu amaca yönelik araçlarda kapı camlarının ve farların kaporta ile bir yüzeyde dizayn edilmesi, ön ve arka camların daha yatık dizayn edilmesi, yan aynaların formunun aerodinamik özellik taşıması, lastik oyuklarının genişletilmiş çamurluklarla örtülmesi, ön ve arka tekerlekler arasına etekler yerleştirilmesi, ön panel altına hava kesiciler ( airdam ) yerleştirilmesi, jant kapaklarının mümkün olduğunca aerodinamik yapıda imal edilmeleri, aracın altındaki düzgünsüzlükleri alt kaplama takviyesi ile kamufle edilmesi gibi önlemlere rastlanmaktadır. Günümüzde yukarıda bahsettiğimiz önlemler sayesinde direnç katsayısı ;
Binek araçlarında 0,25'e
Otobüslerde 0,5'e
Motosikletlerde 0,4'e
Kamyonlarda ise 0,65'e
dek düşürülebilmiştir.
Hava akımı içinde akım yönüne dik olarak tutulan bir levha için bu değer 1.28, paraşütte 1.70, tabanca mermisinde 0.3, futbol topunda 0.29, yolcu uçaklarında 0.25, bomba ve yedek yakıt tankı taşımayan savaş uçaklarında 0.20 civarındadır.
Bu arada laboratuvar çalışmalarında bulunan sonuçların normal trafikte tespit edilenler ile uyuşmaması çoğunlukla rastlanan haldir. Çünkü araca etkiyen yan rüzgar, yük durumu vb. faktörler direnç katsayısına doğrudan tesir ederler.
Açık bir pencere, bagajdaki 20 kg'lık fazla yükün oluşturduğu yere yaklaşma veya kullanılan lastiklerin daha kalın olanlarıyla değiştirilmesi gibi hallerde direnç katsayısı değeri %10-12 artış gösterir. Küçük gibi görünen bu artışın ise yakıt sarfiyatının %5 yükselmesine neden olduğu tespit edilmiştir.
Aracın altındaki düzgünsüzlüklerin alt kaplama ile kamufle edilmesi halinde cw değeri 0.045 düşüş gösterir.Ön ve arka camların eğik dizayn edilmesi, aracın iç kısmını etkileyen güneş ışığı miktarının artmasına neden olur. Bunun doğuracağı yüksek sıcaklık problemine çözüm olarak cam imalatçı firmalar renksiz iki ince cam tabakası arasına altın veya gümüş metalden mikron mertebesinde film sıvayarak güneşin görünür dalga boyundaki ışınlarını geçiren fakat enfraruj ışınlarını yansıtan camlar geliştirmişlerdir. Bunun maliyeti ise normal cam maliyetinin % 50 üzerindedir.
Cw değerini azaltma çalışmalarının sonucu olarak şu söylenebilir : Geliştirilen farklı önlemler sayesinde direnç kaybı oldukça düşürülebilmiştir ve hatta daha da düşürülebilir ancak bu amaç için uygulanacak ilave önlemlerin doğurabileceği maliyet artışı cw değerinin küçültülmesi sonucu ortaya çıkacak avantajı aşacağından bu gibi önlemler şimdilik sadece deneme, geliştirme ve yarış gibi özel amaçlı araçlara uygulanabilmektedir. Binek otolarında cw değeri 0.25 ile 0.6 arasında değişirken bu tür numunelerde cw değeri 0.20'ye düşebilmektedir.
Bu konuda rekor 0.182 ile Mercedes'in C111 serisinin 1985'de geliştirdiği C111/4 modelindedir. Zaman değerlerini alt üst 1936 yapımı geliştirilmiş Mercedes W125 0.20'lik cw değeri ile damla formuna en yakın araçlardan biridir.[/b][/b][/b][/b]
Sosyal Medya Hesaplarımız
|